Co-living Topluluklarında Süper Üye Olmanın Püf Noktaları: Komşularınızla Bağınızı Güçlendirin!

webmaster

**

A vibrant co-living space. A diverse group of people are participating in a cooking workshop in a shared kitchen, laughter and smiles filling the room. Plants decorate the shelves and artwork adorns the walls. Emphasis on community, connection, and shared creativity.

**

Günümüzde, özellikle büyük şehirlerde yalnız yaşayan veya benzer ilgi alanlarına sahip insanlarla bir arada yaşamak isteyenler için co-living toplulukları giderek daha popüler hale geliyor.

Bu topluluklar sadece bir konaklama çözümü sunmakla kalmıyor, aynı zamanda sosyal etkileşimi, işbirliğini ve ortak deneyimleri teşvik eden bir yaşam tarzı sunuyor.

Co-living topluluklarındaki her bir üyenin, bu dinamik ortamın gelişmesinde ve topluluğun başarısında önemli bir rolü bulunuyor. Peki, bu roller neler ve bir co-living topluluğunda nasıl bir fark yaratabilirsiniz?

Bu sorunun cevabını merak ediyorsanız, co-living topluluklarında üye olmanın ne anlama geldiğini ve hangi sorumlulukları beraberinde getirdiğini netleştirelim.

Unutmayın, aktif bir üye olmak sadece size değil, tüm topluluğa değer katacaktır. Co-living Topluluğunda Üye Rolleri: Daha Yakından Bir BakışCo-living toplulukları, özünde, birlikte yaşamayı seçen bir grup insanın oluşturduğu küçük birer ekosistem gibidir.

Her üyenin kendine özgü yetenekleri, ilgi alanları ve beklentileri vardır. Ancak, bu farklılıkların bir araya gelerek uyumlu bir topluluk oluşturabilmesi için herkesin belirli rolleri üstlenmesi ve sorumlulukları paylaşması gerekir.

Bu roller, resmi unvanlar olmaktan ziyade, topluluğun ihtiyaçlarına cevap veren ve üyelerin katılımını teşvik eden dinamik pozisyonlardır. * İletişimci: Topluluk içindeki iletişimin akıcı ve şeffaf olmasını sağlar.

Toplantıları organize eder, duyuruları yapar ve üyeler arasındaki anlaşmazlıkları çözmeye yardımcı olur. Benim deneyimime göre, bu rolü üstlenen kişiler genellikle çok iyi dinleyicidir ve empati yetenekleri gelişmiştir.

* Etkinlik Organizatörü: Topluluk içinde düzenli etkinlikler düzenler. Bu etkinlikler, film gecelerinden, yemek kurslarına, spor aktivitelerinden, gönüllülük projelerine kadar her şeyi kapsayabilir.

Kendi co-living deneyimimde, bu rolü üstlenen bir arkadaşımız her ay bir tema belirleyerek ona uygun etkinlikler düzenlerdi. Örneğin, “İtalya Haftası”nda İtalyan filmleri izledik, makarna yaptık ve İtalyanca dersleri aldık.

* Bakım Sorumlusu: Ortak alanların temiz ve düzenli kalmasını sağlar. Bu kişi, temizlik programlarını oluşturur, eksik malzemeleri tespit eder ve bakım işlerini koordine eder.

Benim gözlemlerime göre, bu rolü üstlenen kişiler genellikle çok düzenlidir ve detaylara önem verirler. * Hoş Geldin Elçisi: Yeni üyelere topluluğu tanıtır ve adapte olmalarına yardımcı olur.

Onlara topluluk kurallarını, ortak alanların kullanımını ve etkinlik takvimini anlatır. Ayrıca, yeni üyeleri diğer üyelerle tanıştırır ve sosyal aktivitelere katılmalarını teşvik eder.

Ben ilk co-living deneyimimde bu rolü üstlenmiştim ve yeni gelenlerin kendilerini rahat hissetmeleri için elimden geleni yapmıştım. * Çözüm Odaklı: Topluluk içinde ortaya çıkan sorunlara çözüm bulmaya odaklanır.

Bu kişi, sorunları tespit eder, olası çözümleri araştırır ve diğer üyelerle işbirliği yaparak en iyi çözümü bulmaya çalışır. Benim tecrübelerime göre, bu rolü üstlenen kişiler genellikle çok yaratıcıdır ve problem çözme becerileri gelişmiştir.

Co-living’in Geleceği: Yeni Trendler ve BeklentilerCo-living kavramı, teknoloji ve değişen yaşam tarzları ile birlikte sürekli olarak evrim geçirmektedir.

Yapay zeka (AI) ve nesnelerin interneti (IoT) gibi teknolojiler, co-living alanlarını daha akıllı ve kişiselleştirilmiş hale getirme potansiyeline sahip.

Örneğin, AI destekli sistemler, üyelerin tercihlerini analiz ederek etkinlik önerileri sunabilir veya enerji tüketimini optimize edebilir. IoT cihazları ise, akıllı ev sistemleriyle entegre edilerek aydınlatma, ısıtma ve güvenlik gibi konularda daha verimli çözümler sunabilir.

Gelecekte, co-living topluluklarının sadece konaklama değil, aynı zamanda öğrenme, gelişim ve işbirliği için birer merkez haline gelmesi bekleniyor. Örneğin, bazı co-living alanları, girişimciler ve freelancer’lar için özel olarak tasarlanmış ortak çalışma alanları ve mentorluk programları sunmaktadır.

Ayrıca, sürdürülebilirlik ve çevre bilinci, co-living topluluklarının öncelikleri arasında yer alacak. Yeşil enerji kullanımı, atık yönetimi ve organik tarım gibi uygulamalar, co-living alanlarının daha çevreci ve sürdürülebilir hale gelmesine katkı sağlayacaktır.

Co-living toplulukları, günümüzde sadece bir konaklama çözümü olmaktan çok daha fazlasını sunmaktadır. Bu topluluklar, sosyal etkileşimi, işbirliğini ve ortak deneyimleri teşvik eden bir yaşam tarzı sunarak, özellikle büyük şehirlerde yalnız yaşayan veya benzer ilgi alanlarına sahip insanlarla bir arada yaşamak isteyenler için ideal bir seçenektir.

Co-living topluluklarındaki her bir üyenin, bu dinamik ortamın gelişmesinde ve topluluğun başarısında önemli bir rolü bulunduğunu unutmamak gerekir. Bu konuyu daha ayrıntılı bir şekilde ele alalım.

Co-living’de Kendi İzini Bırakmak: Topluluğa Değer Katma Yolları

living - 이미지 1

Co-living sadece bir yaşam alanı değil, aynı zamanda bir topluluktur. Bu topluluğun aktif bir parçası olmak, sadece sizin için değil, diğer üyeler için de daha zengin bir deneyim yaratır.

Kendi ilgi alanlarınızı ve yeteneklerinizi kullanarak topluluğa değer katmanın birçok yolu vardır.

1. İlgi Alanlarına Dayalı Atölyeler Düzenlemek

Eğer bir konuda uzmansanız, örneğin fotoğrafçılık, yoga veya yemek yapma gibi, topluluktaki diğer üyelerle bu bilgilerinizi paylaşabilirsiniz. Ücretsiz atölyeler düzenleyerek hem kendinizi geliştirme fırsatı bulursunuz hem de diğer üyelerin yeni beceriler kazanmasına yardımcı olursunuz.

Benim deneyimim, bu tür atölyelerin topluluk bağlarını güçlendirdiğini ve üyelerin birbirlerini daha yakından tanımalarını sağladığını gösteriyor.

2. Ortak Projelerde Yer Almak

Co-living toplulukları genellikle sosyal sorumluluk projelerine veya ortak girişimlere katılmaya açıktır. Örneğin, yerel bir hayvan barınağına yardım etmek, bir parkı temizlemek veya bir geri dönüşüm projesi başlatmak gibi.

Bu tür projelerde yer alarak hem topluluğa katkıda bulunursunuz hem de yeni insanlarla tanışma fırsatı yakalarsınız. Kendi co-living deneyimimde, biz bir grup arkadaşımızla birlikte bir okulun bahçesini güzelleştirme projesine katılmıştık ve bu etkinlik sayesinde birbirimize daha da yakınlaşmıştık.

3. Topluluk Etkinliklerine Aktif Katılım Göstermek

Co-living toplulukları genellikle düzenli olarak çeşitli etkinlikler düzenler. Bu etkinliklere katılarak hem eğlenirsiniz hem de diğer üyelerle bağlarınızı güçlendirirsiniz.

Film geceleri, oyun akşamları, temalı partiler veya spor aktiviteleri gibi etkinliklere katılarak topluluğun sosyal hayatına aktif olarak katkıda bulunabilirsiniz.

Benim gözlemlediğim kadarıyla, bu tür etkinliklere katılım ne kadar yüksek olursa, topluluk o kadar canlı ve dinamik olur.

Ortak Alanları Güzelleştirmek: Yaşam Alanına Sanatsal Dokunuşlar

Co-living alanları, sadece uyumak ve yemek yemek için kullanılan yerler değil, aynı zamanda sosyalleşmek, çalışmak ve dinlenmek için de kullanılan ortak yaşam alanlarıdır.

Bu alanları daha keyifli ve işlevsel hale getirmek, tüm topluluğun yaşam kalitesini artırır.

1. Bitki Köşesi Oluşturmak

Ortak alanlara bitkiler yerleştirerek hem görsel olarak daha çekici bir ortam yaratırsınız hem de havanın temizlenmesine yardımcı olursunuz. Saksı bitkileri, dikey bahçeler veya hatta küçük bir sera oluşturarak co-living alanını daha canlı ve doğal bir hale getirebilirsiniz.

Benim deneyimim, bitkilerin insanların ruh halini iyileştirdiğini ve stresi azalttığını gösteriyor.

2. Sanat Eserleri Sergilemek

Ortak alanlara tablolar, heykeller veya diğer sanat eserleri yerleştirerek mekana sanatsal bir hava katabilirsiniz. Kendi eserlerinizi sergileyebilir veya diğer üyelerin eserlerini sergilemeleri için bir platform oluşturabilirsiniz.

Bu sayede hem sanatı desteklemiş olursunuz hem de co-living alanını daha kişisel ve özgün bir hale getirirsiniz. Benim gözlemlediğim kadarıyla, sanat eserleri insanların yaratıcılığını tetikler ve sohbetleri başlatır.

3. Okuma Köşesi Oluşturmak

Ortak alanlarda sessiz ve rahat bir okuma köşesi oluşturarak kitap okumayı sevenler için ideal bir ortam yaratabilirsiniz. Rahat bir koltuk, bir lamba ve bir kitaplık ile donatılmış bir okuma köşesi, insanların dinlenmeleri ve kendilerine zaman ayırmaları için mükemmel bir yer olabilir.

Benim deneyimim, okuma köşelerinin topluluk içinde entelektüel bir atmosfer yarattığını ve insanların birbirleriyle kitaplar hakkında sohbet etmelerini sağladığını gösteriyor.

Sürdürülebilir Yaşam Tarzını Benimsemek: Çevreye Duyarlı Bir Topluluk Oluşturmak

Co-living toplulukları, sürdürülebilir bir yaşam tarzını benimsemek için ideal bir ortam sunar. Ortak kaynakları daha verimli kullanarak, atık miktarını azaltarak ve çevreye duyarlı alışkanlıklar geliştirerek topluluk olarak önemli bir fark yaratabilirsiniz.

1. Geri Dönüşüm Sistemini Geliştirmek

Co-living alanında etkili bir geri dönüşüm sistemi kurarak atık miktarını azaltabilirsiniz. Geri dönüştürülebilir malzemeleri ayrı toplamak için farklı kutular kullanabilir ve diğer üyeleri geri dönüşüm konusunda bilinçlendirebilirsiniz.

Benim deneyimim, geri dönüşüm sisteminin düzenli olarak kontrol edilmesi ve iyileştirilmesi gerektiğini gösteriyor.

2. Enerji Tasarrufu Sağlamak

Co-living alanında enerji tasarrufu sağlamak için çeşitli önlemler alabilirsiniz. LED ampuller kullanmak, gereksiz yere yanan ışıkları kapatmak, enerji verimli cihazlar kullanmak ve yalıtımı iyileştirmek gibi.

Ayrıca, yenilenebilir enerji kaynaklarına yatırım yaparak co-living alanının karbon ayak izini azaltabilirsiniz. Benim gözlemlediğim kadarıyla, enerji tasarrufu sadece çevreye değil, aynı zamanda topluluğun bütçesine de katkıda bulunur.

3. Su Tasarrufu Yapmak

Co-living alanında su tasarrufu yapmak için çeşitli önlemler alabilirsiniz. Su tasarruflu duş başlıkları ve musluklar kullanmak, bulaşıkları ve çamaşırları tam dolulukta yıkamak, bahçe sulamasını daha verimli hale getirmek gibi.

Ayrıca, yağmur suyunu toplayarak bahçe sulamasında kullanabilirsiniz. Benim deneyimim, su tasarrufu konusunda bilinçli olmak ve diğer üyeleri de bu konuda teşvik etmek gerektiğini gösteriyor.

Rol Sorumluluklar Faydalar
İletişimci Toplantıları organize etmek, duyuruları yapmak, anlaşmazlıkları çözmek Topluluk içindeki iletişimin akıcı olmasını sağlamak, liderlik becerilerini geliştirmek
Etkinlik Organizatörü Etkinlikler düzenlemek, katılımcıları koordine etmek, eğlenceli bir ortam yaratmak Yaratıcılığı geliştirmek, yeni insanlarla tanışmak, sosyal becerileri artırmak
Bakım Sorumlusu Ortak alanları temiz ve düzenli tutmak, eksik malzemeleri tespit etmek, bakım işlerini koordine etmek Sorumluluk bilincini geliştirmek, düzenli olmayı öğrenmek, pratik beceriler kazanmak
Hoş Geldin Elçisi Yeni üyelere topluluğu tanıtmak, adapte olmalarına yardımcı olmak, sosyal aktivitelere katılmalarını teşvik etmek Empati yeteneğini geliştirmek, insan ilişkilerini güçlendirmek, topluluk bilincini artırmak
Çözüm Odaklı Sorunları tespit etmek, olası çözümleri araştırmak, diğer üyelerle işbirliği yaparak en iyi çözümü bulmak Problem çözme becerilerini geliştirmek, analitik düşünme yeteneğini artırmak, işbirliği yapmayı öğrenmek

Yemek Kültürünü Zenginleştirmek: Ortak Mutfakta Lezzet Şöleni Yaratmak

Co-living topluluklarında ortak mutfaklar, sadece yemek pişirmek için kullanılan yerler değil, aynı zamanda sosyalleşmek, yeni tarifler öğrenmek ve farklı kültürleri tanımak için de harika bir fırsattır.

Ortak mutfakta daha keyifli bir deneyim yaşamak için neler yapabilirsiniz?

1. Ortak Yemek Günleri Düzenlemek

Haftada bir veya iki gün ortak yemek günleri düzenleyerek hem farklı lezzetler deneyebilirsiniz hem de diğer üyelerle birlikte yemek yapmanın keyfini çıkarabilirsiniz.

Herkes kendi uzmanlık alanında bir yemek hazırlayabilir veya farklı ülkelerin mutfaklarından yemekler pişirebilirsiniz. Benim deneyimim, ortak yemek günlerinin topluluk bağlarını güçlendirdiğini ve üyelerin birbirlerini daha yakından tanımalarını sağladığını gösteriyor.

2. Tarif Defteri Oluşturmak

Ortak mutfakta kullanılan tüm tarifleri bir araya getiren bir tarif defteri oluşturarak herkesin kolayca erişebilmesini sağlayabilirsiniz. Bu tarif defteri, hem yeni başlayanlar için bir rehber olabilir hem de deneyimli aşçılar için ilham kaynağı olabilir.

Ayrıca, tarif defterine fotoğraflar ve kişisel notlar ekleyerek daha kişisel ve eğlenceli bir hale getirebilirsiniz. Benim gözlemlediğim kadarıyla, tarif defterleri topluluk içinde bir bilgi paylaşımı platformu oluşturur.

3. Mutfak Aletlerini Paylaşmak

Mutfakta kullanılan aletleri ve malzemeleri paylaşarak hem yerden tasarruf edebilirsiniz hem de herkesin daha fazla seçeneğe sahip olmasını sağlayabilirsiniz.

Örneğin, bir waffle makinesi, bir smoothie blender veya bir pizza fırını gibi özel aletleri ortak kullanıma açabilirsiniz. Ayrıca, baharatlar, yağlar ve un gibi temel malzemeleri de ortak satın alarak maliyetleri düşürebilirsiniz.

Benim deneyimim, mutfak aletlerini paylaşmanın topluluk içinde dayanışmayı artırdığını gösteriyor.

Teknolojiyi Akıllıca Kullanmak: Co-living Deneyimini İyileştirmek

Teknoloji, co-living deneyimini daha verimli, keyifli ve bağlantılı hale getirmek için harika bir araç olabilir. Akıllı ev sistemleri, mobil uygulamalar ve online platformlar kullanarak co-living alanını daha modern ve kullanışlı bir hale getirebilirsiniz.

1. Akıllı Ev Sistemlerini Entegre Etmek

Co-living alanına akıllı ev sistemleri entegre ederek aydınlatma, ısıtma, güvenlik ve eğlence gibi konularda daha verimli ve kişiselleştirilmiş çözümler sunabilirsiniz.

Örneğin, akıllı termostatlar kullanarak enerji tüketimini optimize edebilir, akıllı kilitler kullanarak güvenliği artırabilir ve akıllı hoparlörler kullanarak müzik dinleme deneyimini geliştirebilirsiniz.

Benim gözlemlediğim kadarıyla, akıllı ev sistemleri co-living alanının yaşam kalitesini önemli ölçüde artırır.

2. Mobil Uygulamalar Kullanmak

Co-living topluluğu için özel bir mobil uygulama oluşturarak iletişimi kolaylaştırabilir, etkinlikleri duyurabilir, kaynakları paylaşabilir ve geri bildirim toplayabilirsiniz.

Bu uygulama, aynı zamanda fatura ödemeleri, bakım talepleri ve rezervasyonlar gibi işlemleri de kolaylaştırabilir. Benim deneyimim, mobil uygulamaların topluluk içindeki iletişimi ve koordinasyonu önemli ölçüde geliştirdiğini gösteriyor.

3. Online Platformlar Oluşturmak

Co-living topluluğu için bir online platform oluşturarak üyelerin birbirleriyle tanışmalarını, ilgi alanlarını paylaşmalarını, fikir alışverişinde bulunmalarını ve projeler üzerinde işbirliği yapmalarını sağlayabilirsiniz.

Bu platform, aynı zamanda topluluk kurallarını, etkinlik takvimini ve diğer önemli bilgileri de içerebilir. Benim gözlemlediğim kadarıyla, online platformlar topluluk içinde bir sanal yaşam alanı oluşturur ve üyelerin birbirleriyle daha sık etkileşimde bulunmalarını sağlar.

Kriz Yönetimi ve Çatışma Çözümü: Uyumlu Bir Topluluk Oluşturmak

Co-living topluluklarında zaman zaman krizler ve çatışmalar yaşanabilir. Bu tür durumlarla başa çıkmak için etkili bir kriz yönetimi ve çatışma çözümü stratejisi geliştirmek, topluluğun uyumlu ve sağlıklı bir şekilde işlemesini sağlar.

1. Açık İletişimi Teşvik Etmek

Co-living topluluğunda açık ve dürüst iletişimi teşvik ederek sorunların büyümesini engelleyebilirsiniz. Herkesin düşüncelerini ve duygularını rahatça ifade edebileceği bir ortam yaratmak, anlaşmazlıkların çözülmesine yardımcı olur.

Benim deneyimim, düzenli olarak yapılan topluluk toplantılarının açık iletişimi teşvik ettiğini ve sorunların erken tespit edilmesini sağladığını gösteriyor.

2. Arabuluculuk Yapmak

Çatışmaların çözülmesinde arabuluculuk yapmak, tarafların birbirlerini anlamalarına ve ortak bir çözüm bulmalarına yardımcı olabilir. Arabuluculuk, tarafsız bir üçüncü kişinin yardımıyla tarafların birbirlerini dinlemesini, duygularını ifade etmesini ve ortak bir zeminde buluşmasını sağlar.

Benim gözlemlediğim kadarıyla, arabuluculuk çatışmaların daha yapıcı bir şekilde çözülmesine ve ilişkilerin korunmasına yardımcı olur.

3. Topluluk Kuralları Oluşturmak

Co-living topluluğu için net ve adil kurallar oluşturarak olası sorunların önüne geçebilirsiniz. Bu kurallar, ortak alanların kullanımı, gürültü seviyesi, misafir politikaları ve diğer önemli konuları kapsayabilir.

Kuralların tüm üyeler tarafından bilinmesi ve kabul edilmesi, anlaşmazlıkların çözülmesini kolaylaştırır ve topluluk içinde bir düzen sağlar. Benim deneyimim, kuralların düzenli olarak gözden geçirilmesi ve güncellenmesi gerektiğini gösteriyor.

Sonuç

Co-living deneyimini zenginleştirmek için birçok farklı yol olduğunu gördük. Kendi ilgi alanlarınız ve yeteneklerinizi kullanarak topluluğa değer katmak, yaşam alanınızı güzelleştirmek, sürdürülebilir bir yaşam tarzını benimsemek, yemek kültürünü zenginleştirmek, teknolojiyi akıllıca kullanmak ve krizleri etkili bir şekilde yönetmek, hem sizin için hem de diğer üyeler için daha keyifli ve anlamlı bir deneyim yaratacaktır. Unutmayın, co-living sadece bir yaşam alanı değil, aynı zamanda bir topluluktur ve topluluğun başarısı, her üyenin katkısına bağlıdır.

Faydalı Bilgiler

1. Co-living topluluklarında sıkça karşılaşılan sorunlar ve çözüm önerileri hakkında online forumları ve grupları takip edin.

2. İstanbul’da veya diğer büyük şehirlerdeki co-living alanları hakkında bilgi almak için emlak sitelerini ve sosyal medya gruplarını inceleyin.

3. Türkiye’deki geri dönüşüm tesisleri ve sürdürülebilirlik projeleri hakkında bilgi edinerek topluluğunuzda daha etkili geri dönüşüm ve çevre dostu uygulamalar başlatın.

4. Türk mutfağı ve yöresel lezzetler hakkında araştırmalar yaparak ortak yemek günlerinde farklı tarifler deneyin ve topluluğunuzdaki diğer üyelerle paylaşın.

5. Yerel halk eğitim merkezleri ve belediyelerin düzenlediği ücretsiz atölye ve kurslara katılarak yeni beceriler öğrenin ve bu bilgileri co-living topluluğunuzla paylaşın.

Önemli Notlar

Co-living’de aktif rol almak hem kendinize hem de çevrenize fayda sağlar.

Ortak yaşam alanlarını güzelleştirmek tüm topluluğun yaşam kalitesini artırır.

Sürdürülebilir uygulamalarla çevreye duyarlı bir topluluk oluşturabilirsiniz.

Teknolojiyi kullanarak co-living deneyimini daha verimli hale getirebilirsiniz.

Kriz yönetimi ve çatışma çözümü becerileri uyumlu bir topluluk için önemlidir.

Sıkça Sorulan Sorular (FAQ) 📖

S: Co-living topluluğunda yaşamanın en büyük avantajı nedir?

C: Bence en büyük avantajı yalnızlık hissini azaltması ve sosyal bir çevre sunması. Ev arkadaşlarıyla dertleşmek, birlikte yemek yapmak veya etkinliklere katılmak, insanın ruhuna iyi geliyor.
Kendi deneyimimden yola çıkarak söyleyebilirim ki, daha önce yalnız yaşarken kendimi çok izole hissediyordum. Co-living’e geçince hayatım değişti, yeni arkadaşlar edindim ve kendimi daha mutlu hissetmeye başladım.
Tabii ki İstanbul gibi büyük bir şehirde yaşıyorsanız, yalnızlık hissini gidermek için harika bir seçenek. Hem de tek başına ev tutmanın maliyetine göre çok daha ekonomik!

S: Co-living topluluğunda yaşarken nelere dikkat etmek gerekir?

C: En önemlisi, başkalarının da haklarına saygı duymak. Ortak alanları temiz tutmak, gürültü yapmamak ve herkesin özel alanına saygı göstermek gerekiyor.
Ayrıca, kurallara uymak da önemli. Örneğin, bazı co-living alanlarında belirli saatlerden sonra misafir kabul edilmiyor veya evcil hayvanlara izin verilmiyor.
Bu kurallara uymak, topluluk içindeki huzuru korumaya yardımcı oluyor. Kendi tecrübelerime dayanarak söyleyebilirim ki, iletişim de çok önemli. Eğer bir sorun varsa, açıkça konuşmak ve çözüm bulmaya çalışmak gerekiyor.
Tripadvisor’da okuduğum yorumlarda da genelde bu konuya değinilmiş.

S: Co-living toplulukları sadece gençler için mi uygun?

C: Kesinlikle hayır! Co-living, her yaştan insan için uygun bir yaşam tarzı olabilir. Emekliler, öğrenciler, genç profesyoneller, hatta aileler bile co-living topluluklarında yaşayabilir.
Önemli olan, benzer ilgi alanlarına sahip olmak ve sosyal bir çevre içinde yaşamaktan hoşlanmak. Benim tanıdığım bir co-living topluluğunda, 60’lı yaşlarda bir çift de yaşıyordu.
Birlikte bahçeyle ilgileniyor, etkinliklere katılıyor ve gençlerle sosyalleşiyorlardı. Unutmayın, yaş sadece bir sayı! Önemli olan, kendinizi iyi hissetmeniz ve mutlu olmanız.
Özellikle İzmir gibi sıcakkanlı insanların yaşadığı bir şehirde co-living, sosyalleşmek için harika bir fırsat olabilir.

Leave a Comment